VI. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi
-SPK Başkanı Vahdettin Ertaş:
-"Bugün Türkiye sadece kurumsal yönetim ilkelerini uygulayan
değil, aynı zamanda bu ilkelerin oluşmasına katkı sağlayan bir
ülkedir"
-"Bize düşen görev İstanbul'u küresel finans merkezi olarak
konumlandırmak, bunun için de sermaye piyasalarımızın teknik
ve hukuki altyapısını çağın ilerisine taşımaktır"
-"Kurumsal yönetim bir anlayış, hatta bir kültürdür. Zaman
içerisinde sadece halka açık olanların değil tüm şirketlerimizin,
STK'ların ve kamu kuruluşlarımızın da bu anlayışı benimsemesi
gerekmektedir"
-"2013 yılı sermeye piyasalarımız için yenilenme ve
genişleme yılı olacaktır"
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin
Ertaş, Türkiye'nin artık sadece kurumsal yönetim ilkelerini uygulayan değil, aynı
zamanda bu ilkelerin oluşmasına katkı sağlayan bir ülke olduğunu belirterek,
"Bize düşen görev İstanbul'u küresel finans merkezi olarak konumlandırmak, bunun
için de sermaye piyasalarımızın teknik ve hukuki altyapısını çağın ilerisine
taşımaktır" dedi.
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) tarafından düzenlenen VI.
Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi'nde konuşan Ertaş, kurumsal yönetime büyük
destek verdiklerini belirterek, iş dünyasının zirveye geniş katılım göstermesinin
kurumsal yönetime verilen değeri açıkça ortaya koyduğunu söyledi.
Ertaş, küresel kriz süresince gelişmiş ülkelerde şirket üst yöneticilerine
ödenen ücretler, yönetim kurullarının üstlendikleri roller şirketlerin geleceğe
yönelik risklerinin değerlendirilmesi ile kamuya yapılan açıklamalarda yaşanan
sorunların kurumsal yönetimi tartışmaların ana merkezi haline getirdiğini
kaydetti.
Hatta krize çözüm arayışları içerisinde de tek adres olarak kurumsal
yönetimin ortaya çıktığını vurgulayan Ertaş, şöyle konuştu:
"Son 10 yılda Türkiye'nin aralarında bulunduğu Çin, Brezilya ve Rusya gibi
gelişmekte olan ülke ekonomilerinin global ekonomik büyümenin ana motorları
heline geldiğini ve bölgesel güç dağılımın değiştiğini hep birlikte görüyoruz.
Bugün gelişmekte olan ülkelerde halka arzların payı toplam halka arzların yüzde
60'ına ulaşmış, 1990 yılında global piyasa kapitalizasyonunun sadece yüzde 6'sını
temsil eden gelişmekte olan ülke sermaye piyasalarının payı yüzde 35'ler düzeyine
ulaşmıştır.
Gelişmekte olan ülkelerin kriz ortamında olumsuzlukları fırsata çevirmeleri,
global ekonomideki yerlerini sağlamlaştırmaları, büyümeleri için atacakları en
önemli adım kurumsal yönetim altyapısının güçlendirilmesi, bu yolla tüm
bireylerin ve kurumların finansal sisteme olan güvenlerinin yeniden tesis
edilmesidir."
-"SPK olarak, kurumsal yönetimle ilgili önemli kararlara imza attık"-
Ertaş, kurumsal yönetim toplumsal refahın artışında önemli bir kilometre
taşı olduğunu ifade ederek "SPK olarak son 10 yılda kurumsal yönetimle ilgili
önemli kararlara imza attık. 2003'te OECD ile birlikte kurumsal yönetim
ilkelerini SPK mevzuatına kazandırdık. Zaman içinde bu anlayışı yaygınlaştırmak
ve aşama aşama zorunlu hale getirmeye gayret ettik. 2012'de ise iki temel
yasanın yürürlüğe girdiğini görüyoruz. Bunlardan bir tanesi Türk Ticaret Kanunu,
ikincisi Sermaye Piyasası Kanunu. 30 Aralık 2012'de yürürlüğe giren yeni Sermaye
Piyasası Kanunu ile birlikte SPK'ya kurumsal yönetimle ilgili önemli yetki ve
sorumluklar verildi" diye konuştu.
Kurumun halka açık ortaklıkların niteliklerine göre kurumsal yönetim
ilkelerine kısmen ya da tamamen uymalarını zorunlu tutmaya ve uygulamayı yasal
olarak takip etmeye yetkili kılındığını dile getiren Ertaş, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Halka açık bankalarla ilgili kurumsal yönetim düzenlemeleri BDDK ile
birlikte yapılması öngörüldü. Kurumsal yönetim ilkeleriyle ilgili ulusal düzeyde
sürdürdüğümüz bu çalışmaların yanı sıra son yıllarda uluslararası alanlarda da
önemli işbirlikleri yapmaktayız. Bu kapsamda 2012'de OECD ile birlikte kurumsal
yönetim değer yaratma ve ekonomik büyüme adı altında son 10 yılda dünya sermaye
piyasalarında yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği ve 2014'de yapılması
planlanan OECD kurumsal yönetim ilkelerinin revizyonuna yönelik hazırlık
çalışmalarının yapılacağı ortak projeyi başlattık.
Proje kapsamında SPK'dan beklenen gelişmekte olan piyasaların kurumsal
yönetim ilkelerinin yeniden yazılması sürecinde daha iyi temsil edilmesi için
liderlik yapmasıdır. Bugün Türkiye sadece kurumsal yönetim ilkelerini uygulayan
değil, aynı zamanda bu ilkelerin oluşmasına katkı sağlayan bir ülkedir."
-"Kurumsal yönetim şeffaflığı ve hesap verebilirliği temel alır"-
Ertaş, kurumsal yönetimin şeffaflığı ve hesap verebilirliği temel aldığına
vurgu yaparak, "Bu süreçle ilk defa tanışanlar için maliyetli, bürokratik, biraz
da sevimsiz gibi görünebilir. Oysa ki, pek çok bilimsel araştırmanın ortaya
koyduğu hakikat, kurumsal yönetimin şirketlerde kurumsallaşmayı artırdığı, yaşam
süresini uzattığı, düşük maliyetle finansman kaynaklarına erişimi
kolaylaştırdığı, firma değerini artırdığı, firmanın paydaşları ile olan
ilişkilerini güçlendirdiği, çalışanları ve ortakları mutlu ettiği ve rekabet
gücünü artırdığı pek çok çalışma ile kanıtlanmıştır" şeklinde konuştu.
Bu yolculuğa tüm şirketlerin vakit kaybetmeden çıkmasının sermaye
piyasalarının gelişmesi için son derece önemli olduğuna dikkati çeken Ertaş,
"Burada vurgulamak istediğim bir başka konu da sadece regülasyonla bu sonuçları
elde etmemizin kolay olmayacağıdır. Kurumsal yönetim bir anlayış, hatta bir
kültürdür. Zaman içerisinde sadece halka açık olanların değil tüm
şirketlerimizin, sivil toplum kuruluşlarının ve kamu kuruluşlarımızın da bu
anlayışı benimsemesi, ruhuna inanması ve faaliyetlerini bu temel üzerine inşa
etmesi gerekmektedir" dedi.
-"Türkiye ekonomisi küresel kriz ortamında çok iyi bir sınav verdi"-
Ertaş, Türkiye ekonomisinin küresel kriz ortamında çok iyi bir sınav
verdiğini vurgulayarak, ancak gerek bölgesel sorunların gerekse kürsel borç
krizinin hala devam ettiğini söyledi.
Önlerinde çok çetin bir yol olduğunu dile getiren Ertaş, şunları kaydetti:
"Bu süreçte bize düşen görev İstanbul'u küresel finans merkezi olarak
konumlandırmak, bunun için de sermaye piyasalarımızın teknik ve hukuki
altyapısını çağın ilerisine taşımaktır. 2013 yılı sermeye piyasalarımız için
yenilenme ve genişleme yılı olacaktır. Bu yıl sermaye piyasalarımızın tüm ikincil
düzenlemelerinin yeniden yazıldığı değişim ve dönüşümün temellerinin atıldığı,
borsalarımızın birleşme sürecini tamamladığı, başta vadeli işlemler ve opsiyonlar
olmak üzere yeni ürünlerin yatırımcılara sunulduğu, bireysek emekliklilikte yüzde
25 devlet katkısı ile birlikte kurumsal portföylerde önemli artışların
gerçekleşeceği, sermaye piyasalarının sadece nicelik olarak değil, aynı zamanda
nitelik olarak da geliştiği ve İstanbul 2023 finans merkezi hedefimiz için
önemli adımların atılacağı bir yıl olacaktır. Bütün bu hedefler için kurumsal
yönetim önemli bir yere sahiptir."