TÜRKONFED 16. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi
-TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Onatça:
-"Biz siyasette frene, ekonomide ise gaza basmayı
öneriyoruz"
-ASO Başkanı Özdebir:
-"Yeni teşvik sisteminde beş ya da daha fazla işletmenin
bir araya gelerek yapacakları yatırımların bir alt sıradaki
bölge teşviklerinden yararlandırılması, işletmelerimizin ölçek
ekonomilerinden yararlanma imkanlarını artıracaktır"
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu
(TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Onatça, "Biz siyasette frene,
ekonomide ise gaza basmayı öneriyoruz" dedi.
Onatça, "TÜRKONFED 16. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi"nde yaptığı
konuşmada, dünyanın 2013 yılına, küresel krizin etkileriyle girdiğini belirterek,
ABD ve Avrupa Birliği ekonomilerindeki finansal risk ve belirsizliklerin, küresel
büyümeyi sınırladığını ifade etti.
Onatça, Türkiye'nin, dünya ekonomisi ve ticaretindeki yavaşlamadan
etkilenmesinin kaçınılmaz olduğunu savunarak, en son açıklanan verilerin de
ekonomideki yavaşlamayı net olarak ortaya koyduğunu anlattı.
Gelecek yıldan umutlu olduklarını söyleyen Onatça, "Biz siyasette frene,
ekonomide gaza basmayı öneriyoruz. Gündemde devamlı siyasete odaklanmanın bizi
kaosa sürüklediğini düşünmekteyiz" diye konuştu.
Türkiye'nin, orta gelir bandında en uzun süre kalan üç ülkeden birisi
olduğunu belirten Onatça, "1955 yılında girdiğimiz düşük orta gelir düzeyinden
50 yıl çıkamadık" ifadesini kullandı.
Onatça, yaptıkları çalışmayla, orta gelir tuzağı riski açısından Türkiye'yi
3 bölgeye ayırdıklarına işaret ederek, "Birinci bölgede, orta gelir tuzağı riski
yok. Burada İstanbul, Ankara ve İzmir'in de bulunduğu 14 şehir mevcut. İkinci
bölgede bulunan 40 şehir, orta gelir tuzağı riski ile karşı karşıya. Üçüncü
bölgede bulunan 27 şehirde ise sadece orta gelir değil aynı zamanda bir yoksulluk
riskiyle de karşı karşıyayız" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin orta gelir seviyesinden çıkıp üst gelir grubunda yer alan
ülkeler arasına girememesinin önemli nedenlerinden birisini, işgücü
verimliliğinin düşük olmasına bağlayan Onatça, işgücü verimliliğini artırmak
için, eğitime yatırım yapılması gerektiğini vurguladı.
Onatça, karşılıksız çek sayının artmasından en çok KOBİ'lerin etkilendiğine,
söz konusu duruma ilişkin çözüm üretilmesi gerektiğine dikkati çekti.
-Mesleki ve teknik eğitim veren öğretmenlerin piyasa deneyimi olmalı-
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir de Türkiye'nin orta gelir
tuzağına düşme riskini artıran temel faktörün rekabet gücündeki aşınma olduğunu
belirtti.
Özdebir, Türkiye'nin orta gelir tuzağından kaçınmak için düşük ücret
maliyetlerine değil, yüksek verimliliğe ve inovasyona dayalı rekabetçi bir sanayi
yapısına sahip olması gerektiğini vurguladı.
İşletmelerin rekabet gücünü olumsuz etkileyen en önemli nedenlerden
birisinin küçük ölçeklerle üretim yapılması olduğunu ifade eden Özdebir, "Yeni
teşvik sisteminde beş ya da daha fazla işletmenin bir araya gelerek yapacakları
yatırımların bir alt sıradaki bölge teşviklerinden yararlandırılması,
işletmelerimizin ölçek ekonomilerinden yararlanma imkanlarını artıracaktır" diye
konuştu.
Özdebir, işletmelere getirilen, sermayesi belirli bir sınırı aşan anonim
şirketlerde avukat bulundurma ve kuvvetli akım tesislerinde elektrik mühendisi
çalıştırma gibi yükümlülüklerin iş dünyasını olumsuz etkilediğini savunarak, "Bu
yükümlülükleri, iş dünyasına yabancı, hayatında bir gün bile bir kişi
çalıştırmamış ve iş dünyasına 'vurun abalıya' tavrıyla yaklaşan bürokratik ve
popülist zihniyet getirmektedir" diye konuştu.
Mesleki eğitimin, işgücünün niteliğini artırmadaki en önemli araç olduğunu
belirten Özdebir, "Mesleki ve teknik eğitimde hizmet verecek öğretmenlerin
piyasa deneyiminin olması, yeterliliklerinin tespit edilmesi ve eğitimlerinin
buna göre gerçekleştirilmesi yerinde olacaktır" dedi.